İlgili Sonuçlar

• kameriye (n.)
  منزل صيفي
  daha fazlası ...
• yazlık ürün
  محصول صيفي
  daha fazlası ...
• çamaşır
  ثَوْب {ج أثواب}
  daha fazlası ...
• elbise
  ثَوْبُ
  daha fazlası ...
• fistan
  ثَوْب
  daha fazlası ...
• giyecek
  ثَوْبُ
  daha fazlası ...
• resmi (adj.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• giyim
  ثَوْب
  daha fazlası ...
• giyim kuşam
  ثَوْب
  daha fazlası ...
• kumaş
  ثَوْب
  daha fazlası ...
• biçimsel (adj.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• yelek (n.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• kıyafet (n.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• giysi (n.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• alışkanlık (n.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• kılık (n.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• cüppe (n.)
  ثوب
  daha fazlası ...
• fıstan (n.)
  ثوب للنساء
  daha fazlası ...
• zıbın
  ثَوْبُ الوَلِيد
  daha fazlası ...
• kürk
  ثَوْبٌ مفري
  daha fazlası ...
• toplantı (n.)
  طية في ثوب
  daha fazlası ...
• cübbe (n.)
  ثوب الكاهن
  daha fazlası ...
• astar
  بَطَانَة الثَّوْب
  daha fazlası ...
• yas (n.)
  ثوب الحداد
  daha fazlası ...
• nakış (n.)
  تزيين الثوب
  daha fazlası ...
• etek (n.)
  جزء سفلي من ثوب
  daha fazlası ...
• iç çamaşırı
  ثَوْب أو مَلْبَس داخلي
  daha fazlası ...
• eteklik (n.)
  جزء سفلي من ثوب
  daha fazlası ...
• tayt (n.)
  ثوب ضيق يرتديه البهلوان في السيرك
  daha fazlası ...

örneklerde

• Bu bir nedime elbisesi.
  انه ثوب وصيفة شرف
• Ama yaz giysileri içinde bu pop şarkısıyla dans etmektedir.
  لكنها ترقص على أنغام أغنية البوب مرتدية ثوب صيفي
• Ne şık bir yazlık elbise.
  يا له من ثوب أنيق الصيف.
• O yüzden valizini... mayosunu, yazlık elbiselerini sandaletlerini ve güneş gözlüğünü aldım,
  إلى رحلة بحرية مفاجئة لمدة 3 أيام إلى المكسيك .. لأجل ذلك سآخذ حقائبها و ثوب السباحة و لباسها الصيفي